Hemen şimdi sayın! Meze çeşitlerini sayın desek kaç tane sayabilirsiniz? Hadi gelin, biz sizler için hem 3 tane meze tarifi paylaşalım hem de püf noktalarıyla beraber detaylıca anlatalım. Gabbiano masalarının baş tacı olan mezelerimizden sizler için derlediğimiz sofralarınıza yakışacak 3 meze tarifi!
Meze çeşitlerinden hemen önce mezeden bahsetmemek olmaz. Meze, Türk mutfağının vazgeçilmez lezzetlerinden biridir. Sofraların vazgeçilmez bir parçası olan meze çeşitleri, genellikle ana yemek öncesinde atıştırmalık olarak sunulur. Hem lezzetli hem de besleyici olan bu küçük tabaklar, misafirlerinize sunabileceğiniz harika seçenekler sunar. İşte, sofralarınıza yakışacak 3 nefis meze tarifi.
Bunu biliyor muydunuz?
Mezelerin kökeni antik çağlara kadar uzanır. Antik Yunan ve Roma’da, insanlar yemeklerine başlamadan önce atıştırmalıklar tüketirlerdi. Bu atıştırmalıklar zamanla farklı kültürlerde gelişti ve mezeler haline geldi.
Meze Nedir? Mezenin İlginç Tarihi
Meze çeşitlerine başlarken meze nedir ve meze sofrasında neler bulunur sorusunu yanıtlayalım. Meze, yemeklerin başlangıcında servis edilen küçük tabaklar veya atıştırmalıklardır. Bunlar genellikle salata, peynir, zeytin, turşu, humus, ve börek gibi çeşitli yiyeceklerden oluşur. Mezeler, ana yemeğe hazırlık olarak sunulabilir veya birkaç çeşidin bir araya getirilerek bir öğün oluşturabilir. Geleneksel olarak meze, Akdeniz, Orta Doğu ve Balkanlar’daki mutfaklarda yaygın olarak bulunur. Sadece alkol masalarının değil, hoş sohbetlerin, kimi zaman özel günlerin ve sıradanlıktan uzak kutlamaların baş yiyecek grubudur da diyebiliriz. Gabbiano’da ana yemeklerin hemen yanına servis istenen mezelerimiz, ağızları yormadan sohbet eşlikçisi kabul edilir.
Bunu biliyor muydunuz?
Mezeler, birçok Ortadoğu ve Akdeniz ülkesinde yemeği paylaşma ve sosyalleşme ritüelini güçlendirir. Bir grup insan bir araya geldiğinde, mezeler genellikle ortak bir masa etrafında paylaşılır ve bu durum sohbeti ve ilişkileri güçlendirir.
Mezelerin tarihine gelince, bu küçük tabaklar eski çağlara kadar uzanır. Antik Yunan ve Roma’da, insanlar yemeklerine başlamadan önce atıştırmalıklar yiyorlardı. Mezeler, zamanla farklı kültürlerde çeşitli şekillerde gelişti ve evrim geçirdi. Günümüzde, meze kültürü hala birçok ülkede canlı ve popülerdir.
Mezeler, genellikle zeytinyağı, limon suyu, sarımsak ve baharatlar gibi sağlıklı ve lezzetli malzemelerle yapılır. Bunlar sağlıklı yağlar ve protein kaynakları içerebilir ve birçok vitamin ve mineral sağlayabilir. Ayrıca, çoğu meze sebzelerden yapılır, bu da lif ve antioksidan alımını artırabilir.
Bazı popüler mezeler arasında humus, tabule, babagannuş, tzatziki ve patlıcan salatası bulunur. Bu mezeler, genellikle ekmek, pide veya kraker gibi yanında bir şeyler ile servis edilir. Mezeler, çeşitli tatlar ve dokular sunar, bu durum da yemek deneyimini zenginleştirir.
Meze Çeşitleri Nelerdir? Soğuk Mezeler, Sıcak Mezeler ve Zeytinyağlı Mezeler
Mezenin basit ama etkileyici tarihine şöyle bir göz gezdirdikten sonra şimdi sırada meze çeşitlerinden bahsedeceğiz. Meze çeşitleri genel olarak soğuk meze, sıcak meze, zeytinyağlı meze olmak üzere üç temel gruba ayrılır. Elbette kültürel ve hatta yöresel farklar bile meze çeşitlerinin grubu etkiler. Gabbiano’nun her damağa hitap eden mezeleri için bir ayrım yapmak çok zor! Uskumru Çiroz’dan Aşk Acısı mezemize kadar, hepsine bayılıyoruz bayılan müşterilerimizi de apayrı seviyoruz. Şimdi meze çeşitlerini ayrıntılı anlatacağız ve ardından çok beklediğiniz 3 meze tarifimizle yazımıza devam edeceğiz.
Mezeler genellikle soğuk ve sıcak olmak üzere iki ana kategoriye ayrılır. Ayrıca zeytinyağlı mezeler de oldukça popülerdir. İşte bu kategorilerin bazı örnekleri:
Soğuk Mezeler:
- Humus: Nohut, tahin, zeytinyağı, limon suyu ve sarımsak ile yapılan bir püre.
- Cacık: Yoğurt, rendelenmiş salatalık, sarımsak ve nane ile yapılan ferahlatıcı bir meze.
- Tabule: İnce bulgur, domates, salatalık, soğan, maydanoz ve limon suyu ile yapılan bir salata.
- Zeytin Ezmesi: Ezilmiş zeytinlerin zeytinyağı ve baharatlarla karıştırılmasıyla yapılan bir ezme.
- Babagannuş: Kızartılmış veya közlenmiş patlıcanın ezilmesiyle yapılan bir meze.
- Haydari: Yoğurt, sarımsak, tuz ve nane ile yapılan bir yoğurtlu meze.
- Patlıcan Salatası: Kızartılmış veya közlenmiş patlıcanın ezilerek yapılan bir salata.
Sıcak Mezeler:
- Sigara Böreği: İnce hamurun içine peynir, patates veya kıyma konularak yapılan bir börek çeşidi.
- Kalamar Tava: Pane edilmiş kalamarın kızartılmasıyla yapılan bir deniz ürünü mezesi.
- Paçanga Böreği: Sucuk ve kaşar peyniriyle doldurulmuş ince hamurun kızartılmasıyla yapılan bir börek çeşidi.
- Mücver: Rendelenmiş kabak, havuç veya patatesin yumurta ve un ile karıştırılmasıyla yapılan kızartma.
- Midye Dolma: Midye kabuklarına pirinç, soğan ve baharat karışımı doldurularak yapılan bir meze.
- İçli Köfte: İçinde bulgur, kıyma ve baharat bulunan dış hamur ile kaplanmış bir köfte çeşidi.
Zeytinyağlı Mezeler:
- Zeytinyağlı Enginar: Enginarın zeytinyağında pişirilmesiyle yapılan bir meze.
- Zeytinyağlı Yaprak Sarma: Lahana yapraklarına pirinç, soğan ve baharat karışımı doldurulup zeytinyağında pişirilmesiyle yapılan bir meze.
- Zeytinyağlı Barbunya: Barbunyanın zeytinyağında pişirilmesiyle yapılan bir lezzet.
- Zeytinyağlı Bakla: Baklanın zeytinyağında pişirilerek yapılan bir meze.
- Zeytinyağlı Fasulye: Yeşil fasulyenin zeytinyağında pişirilmesiyle yapılan bir meze.
Gabbiano’dan Sofralarınıza Yakışacak 3 Meze Tarifi
Meze çeşitlerini, mezenin kısa tarihini deneyimledikten sonra şimdi sırada meze tariflerine geldi. İlk mezemiz Uskumru Çiroz!
- Uskumru Çiroz
- Zahter Salatası
- Levrek Marin
Uskumru Çiroz Nasıl Yapılır? 3 Meze Tarifi
Gabbiano’nun en sevilen meze çeşitlerinden uskumru çiroz nedir ve nasıl yapılır, hadi yakından bakalım.
14 Nisan ile 1 Haziran arasında yakalanan uskumrular, yumurtlama döneminden sonra tazeliklerini kaybettikleri için doğrudan tüketilmezler ve bu duruma “çiroz” denir. Dolayısıyla, neredeyse tüm çirozlar yakalandıktan sonra kurutulur ve kuru çiroz haline getirilir. Kurutma işlemi şu şekilde gerçekleştirilir:
Hemen kurutma yerine getirildiklerinde, çiroz olarak adlandırılan uskumrular fıçılara yerleştirilir ve her bin balık için 4 ila 5 kilo tuz kullanılarak tuzlanır. Ardından 8 ila 10 saat boyunca tuz içinde bırakılırlar. Balıkların su ve kan salgıladığı tuz, bir salamura oluşturur ve kısa sürede balıkları tamamen kaplar. Balıklar daha sonra fıçılardan çıkarılır; solungaçları ve iç organları temizlenir, ardından kuyruklarından ikişer ikişer, 25 ila 40 çift halinde birbirlerine bağlanır. Daha sonra, tuzun etkisi altında kalmak için uzun bir süre deniz suyuna daldırılırlar. Ardından, kurumaya bırakılmak üzere merdivenler üzerine gerilmiş iplere asılırlar ve tamamen kuruyana kadar güneş altında bekletilirler.
Hava uygun ve sıcaksa, bu kurutma işlemi beş günde tamamlanır. Bu şekilde en iyi kuru çirozlar elde edilir. Ancak hava uygun değilse, kuruma işlemi neredeyse on beş gün sürebilir; bu kadar uzun süre kuruyan ürünler genellikle kalitesiz olur. Nemli ve sisli havalarda kuruyan çirozlar daha çabuk bozulur, rengi soluklaşır ve sonuç olarak fiyatları %40 veya daha fazla düşer.
Hemen sudan çıkarılarak hazırlanan balıklardan yapılan çirozlar en lezzetli ve en tercih edilenleridir. Bayat balıklardan yapılan çirozların gözleri kırmızı ve renkleri soluk olabilir ve genellikle beğenilmezler.
Büyük boyutlu çirozlara özel bir ad verilir ve bunlar “kırma çiroz” olarak adlandırılır.
Çirozlar, taşımak için kullanılan sepetlerde saklanır. İyi tuzlanmış ve iyi kurutulmuş olanlar, aşırıya kaçmadan bir buçuk yıl boyunca bozulmadan ve lezzetlerini koruyarak dayanabilirler. Soluk renkli çirozlar genellikle çok tuzlu olduğundan ve lezzet bakımından aranan niteliklere sahip olmadıklarından, meze çeşitlerini bilenler tarafından tercih edilmezler. Çirozlar sergilendikleri sırada hafif bir yağmur yağarsa, balığı tamamen bozmaz, ancak balıklar şişer ve tuzlarını kaybederler; bu durumda yeniden tuzlamak gerekir. Ancak ne kadar önlem alınırsa alınsın, yağmur almış kuru çirozlar, tamamen kuru bir hava ortamında kurumuş olanların lezzetini asla sağlayamazlar. Bu faktörler, mükemmel kalitede çirozlara nadiren rastlanmasının nedenlerini açıklar.
Zahter Mezesi Nasıl Yapılır? Zahter Mezesi
Meze çeşitlerinin en ünlülerinden zahter salatası, Akdeniz mutfağına özgü bir salata çeşididir ve oldukça lezzetlidir. En bilindik yöresi Hatay olan zahter salatası mükemmel bir eşlikçidir. İşte sizler için Gabbiano’nun sunduğu en basit zahter salatası tarifi:
Malzemeler:
- 2 su bardağı taze zahter yaprağı (veya kuru zahter)
- 2 domates
- 1 salatalık
- Yarım kuru soğan
- 1 limonun suyu
- 3 yemek kaşığı zeytinyağı
- Tuz
- Karabiber
- İsteğe bağlı: sumak veya nar ekşisi
Yapılışı:
- Zahter yapraklarını iyice yıkayın ve süzün. Eğer kullanacağınız zahter kuru ise, bir miktar ılık suda bekletin ve sonra süzün.
- Domatesleri ve salatalığı yıkayıp küp şeklinde doğrayın.
- Soğanı ince dilimler halinde doğrayın.
- Bir salata kasesine doğradığınız zahter yapraklarını, domatesleri, salatalığı ve soğanı alın.
- Üzerine limon suyu, zeytinyağı, tuz ve karabiberi ekleyin.
- Salatayı iyice karıştırın, tüm malzemelerin sosla buluşmasını sağlayın.
- İsteğe bağlı olarak üzerine sumak veya nar ekşisi serpebilirsiniz.
- Salatayı servis tabağına alıp, taze ekmek veya yanında zeytinle birlikte servis yapabilirsiniz.
Bu tarif, temel bir zahter salatası tarifidir. İsteğe bağlı olarak, farklı malzemeler ekleyerek veya sosunu değiştirerek kişisel zevkinize göre uyarlayabilirsiniz. Afiyet olsun!
Levrek Marin Nasıl Yapılır? Levrek Marin Tarifi
Deniz meze çeşitleri denilince Levrek Marin ilk sırada gelir. Mezelerde deniz ürünü seven mezeciler için harika bir meze çeşitlerinden biri Levrek balığıdır. Levrek marin, lezzetli bir Akdeniz mutfağı tarifi olup, balık sevenler için harika bir seçenektir. İşte basit bir levrek marin tarifi:
Malzemeler:
- 4 adet levrek filetosu
- 4 yemek kaşığı zeytinyağı
- 2 limonun suyu
- 4 diş sarımsak (ince dilimlenmiş)
- Taze kekik veya kurutulmuş kekik
- Taze roka veya maydanoz (servis için)
- Tuz
- Karabiber
Yapılışı:
- Levrek filetolarını temizleyin ve birkaç kez soğuk suyla iyice yıkayın. Ardından havlu kağıt veya mutfak havlusuyla kurulayın.
- Bir kapta zeytinyağı, limon suyu, dilimlenmiş sarımsak, tuz, karabiber ve kekikleri karıştırarak bir marinasyon sosu hazırlayın.
- Hazırladığınız marinasyon sosunu levrek filetolarının her iki tarafına da sürün. Eğer zamanınız varsa, buzdolabında en az 30 dakika bekletmek lezzetin daha iyi içine işlemesini sağlar. Ancak hemen pişirebilirsiniz de.
- Tavayı orta ateşte ısıtın ve biraz zeytinyağı ekleyin.
- Levrek filetolarını tavaya yerleştirin ve her iki tarafını da altın rengi olana kadar yaklaşık 3-4 dakika pişirin. Levrek filetoları pişerken üzerine kalan marinasyon sosundan birazını dökerek ekstra lezzet ekleyebilirsiniz.
- Pişirdikten sonra levrek filetolarını servis tabağına alın. Üzerine taze roka veya maydanoz yaprakları serpiştirin.
- Yanında dilimlenmiş limon ve isteğe bağlı olarak taze yeşilliklerle servis yapabilirsiniz.
Püf Nokta:
Taze levreğin kanının tam olarak çıkması gerekir. Bundan dolayı buzlu suda bekletme işlemi yapmanız gerekir.
Bu levrek marin tarifi, basit ve lezzetli bir şekilde hazırlanabilir. Yanında pilav veya salata gibi yan lezzetlerle servis ederek tam bir Akdeniz ziyafeti yapabilirsiniz. Afiyet olsun!
Ankara Balık Restonı: Kaliteli Meze, Taze Balık Gabbiano’da!
Ankara balık restoranı Gabbiano‘da yüzlerce meze ev sofrası kalitesinde sizlerle. Gabbiano olarak sadece taze deniz ürünleri ve lezzetli meze çeşitleri sunarız. Ankara’da deniz ürünleri konusunda öne çıkan yerlerden biri olan Gabbiano’da, müşterilere zengin bir menü seçeneği içinden istediği ürünleri tercih eder.
Restoranda taze balık servisi yapıldığı için mevsimine göre değişen bir menü sunabiliriz fakat bu müşterilerimizin döneminde tutulmuş ve aynı gün müşteriye servis edilen deniz ürünlerini tüketmelerini sağlar. Şimdi Ankara balık restoranı Gabbiano’da yerinizi ayırtın, en güzel anları en iyi balık restoranında yaşayın.
English 
Türkçe